Bilginin ve teknolojinin hakim olduğu çağımızda sermaye piyasalarının mümkün olduğunca tam rekabet koşulları çerçevesinde işlemesi esastır. Bu nedenle önemli gelişmelerin bütün menfaat sahiplerine zamanında, doğru, tam, kolay anlaşılabilir ve mümkün olan en düşük maliyetle bildirilmesi önem taşımaktadır. Zira şeffaflık, alım satım kararlarının verilebilmesinde en kuvvetli etkenlerden biridir.
Önemli gelişmelerın sermaye piyasası mevzuatına uygun bir şekilde açıklanması, özel durumların kamuya açıklanması olarak tanımlanır. Hangi gelişmenin önemli olduğu hangisinin önemli olmadığı ise çoğu zaman tartışmalara konu olur. İçsel bilgi ve sürekli bilgi olarak sınıflandırılan özel durumlar, esas olarak borsada işlem gören sermaye piyasası araçlarının değerini ve yatırımcıların yatırım kararını etkileyebilecek, ancak henüz kamuya açıklanmamış bilgilerdir.
Meydana gelen gelişmenin önemli olup olmadığının değerlendirilmesi yapılırken, söz konusu gelişmenin;
- Somut bir olaya ilişkin,
- Makul bir yatırımcının yatırım kararını alırken anlamlı kabul edebileceği,
- Kamuya açıklanmamış durumlarla ilgili,
- Sermaye piyasası araçlarının alım satımında kullanılması durumunda, kullanıcısına bu bilgiden haberi olmayan diğer yatırımcılara göre avantaj sağlayabilecek,
- Kamuya açıklandığı takdirde söz konusu sermaye piyasası aracının değerinde veya yatırımcıların yatırım kararları üzerinde etki yaratabilecek
nitelikte olup olmadığının sorgulanması gerekir. Bu aşamada, geçmişte yapılan benzer açıklamaların yarattığı etki de dikkate alınmalıdır. Fakat, bu değerlendirmeler yapılırken şirketlerin faaliyet ve mali büyüklüklerinin de göz önünde bulundurulması gerekir. Bu nedenle özellikle finansal konularda rakamlardan ziyade oranlar dikkate alınmalıdır.
Özel durum açıklamalarının, durumun meydana gelmesinin öğrenilmesini takiben mümkün olan en kısa zamanda kamuya açıklanması gerekir. Bu süre uygulamada “durumun meydana gelmesinin öğrenilmesini izleyen ilk borsa gününde ilk seans başlayana kadar” şeklinde algılanmaktadır; ki pratik olarak da yanlış değildir. Yatırımcıların alım satım işlemleri ve diğer iki konu için bildirim süresi farklılık gösterir ancak bu yazıda bu tür detaylara fazla girmeyeceğim.
Peki, mümkün olduğunca tam rekabet koşullarında işlemesi arzulanan sermaye piyasasında özel durum açıklamalarının ertelenmesi mümkün müdür?
Evet, mümkündür. Şirketler borsada işlem gören sermaye piyasası araçlarının değerini ve yatırımcıların yatırım kararını etkileyebilecek bilgileri, yasal hak ve menfaatlerinin zarar görmesini önlemek amacıyla erteleme yetkisine sahiptirler, ancak bu durumda sorumluluk taşıdıklarının unutulmaması gerekir.
Özel durum açıklaması için erteleme kararı alınırken;
- Ertelemenin yatırımcıları ve diğer menfaat sahiplerini yanıltma riski oluşturmamasına ve
- Erteleme süresince bilgilerin gizliliğinin sağlanmasına
maksimum hassasiyet gösterilmelidir.
Erteleme kararında süreç nasıl işlemelidir?
Şirketin yönetim kurulu ya da yönetim kurulunun yetkilendirdiği organ tarafından karar alınması gerekir. Kararda açıklanması ertelenen bilgi, ertelemenin şirketin yasal hak ve menfaatlerinin korunmasına etkisi, yatırımcıların yanıltılması riskini oluşturmadığı ve erteleme süresince söz konusu bilginin gizliliğinin korunması için ne gibi tedbirlerin alındığı yer almalıdır.
Erteleme süreci ne zaman sona erer?
Bilginin kamuya açıklanmasının ertelenmesinin gerekçeleri ortadan kalktığı zaman, şirket tarafından söz konusu bilgi, ertleme kararı ve gerekçeleriyle birlikte kamuya açıklanmalıdır. Burada bir kez daha hatırlatmakta yarar görüyorum, Sermaye Piyasası Kurulu gerekli gördüğü takdirde erteleme gerekçelerinin yerinde olup olmadığını incelemeye yetkilidir.
Şirketlerin erteleme kararı almasında;
- Uzlaşma sağlanmasının yakın olduğu ancak sonuçların açıklanmasının yatırımcıların menfaatlerinin aleyhine olabilecek müzakereler,
- Anlaşmaların veya şirketin yönetim organlarınca alınmış kararların uygulanmasının diğer ortaklığın gerektirdiği ve bilginin açıklanmasının sürece olumsuz etki edebileceği durumlar,
şirketlerin meşru menfaatlerine somut örneklerdir.
Uygulamada erteleme kararlarına sık rastlanmaz ve her şekilde çok dikkatle izlenmesi gereken bir süreçtir. Çünkü, gizliliğin esas olduğu bu süreçte, konu basına yansıyacak olursa, ertleme kararına devam edilmesi ya da açıklama yapılması yine şirketlerin sorumluluğunda olacaktır.
Özellikle piyasaların dalgalı olduğu dönemlerde yatırımcılarım yatırım kararlarını etkileyebilecek özel durum açıklamalarının önemi çok daha artmaktadır. Bu nedenle, Sermaye Piyasası Kurulu’nun özel durumların kamuya açıklanması konulu tebliği ile bu tebliğin eki ve aynı zamanda Kurul kararı niteliğinde olan rehberin, oldukça bilgilendirici ve yönlendirici olduğuna dikkat çekmek isterim.
Ozan Altan
Müdür Yardımcısı | Yatırımcı İlişkileri