Borsa İstanbul Pay Piyasası’nda yaşanan değer kayıplarından sonra payların geri alımı bu sene ikinci kez gündeme gelmeye başlıyor. Bu konuda yatırımcı baskısı her ne kadar önemli olsa da, kurumsal yatırımcı tabanının yeterince gelişmediği ve dolayısıyla yatırımcı baskısının fazla hissedilmediği bizim gibi piyasalarda, geri alım konusunda çoğunlukla hakim ortağın iradesi etkili oluyor.
Sıra dışı durumlarda, genel kurul sürecini yaşamadan yönetim kurulu kararıyla geri alım yapılabilmesinin iki koşulu var. Bunlar, payın günlük ağırlıklı ortalama fiyatının yönetim kurulu karar tarihinden önceki son bir ayda;
- nominal değerinin altında seyretmesi
- ’nin üzerinde değer kaybetmesi
Şirket eğer payların geri alımı için bu iki durumun dışında bir gerekçesi olduğunu düşünüyorsa, SPK’nın onayını almalıdır.
Mevcut duruma baktığımızda, büyük çoğunluğu fiyatın nominal değerinin altında seyretme koşuluna uyan, toplamda 200’den fazla payın geri alıma konu olabileceğini görüyoruz.
Yaygın ve fakat yanlış olarak yapılan birçok yorumda, yatırımcıların geri alım kararlarını her zaman destekledikleri ileri sürülür. Halbuki, yatırımcı tarafından bakıldığında geri alım konusu sadece payın cari fiyat seviyesine göre değil, şirketin sermayesi, fiili dolaşım oranı, günlük ortalama işlem hacmi, yatırımın planlanan vadesi ve beklenen özkaynak karlılığı gibi değişkenlere göre değerlendirilir. Örneğin, büyüme odaklı uzun vadeli yatırım stratejisini benimsemiş yatırımcılar için önemli olan, şirket kaynaklarının payların geri alımında değil, operasyonlara yönlendirilerek özkaynak karlılığının artırılmasında kullanılmasıdır.
Geri alım konusunda yapılacak stratejik bir hata, serbest dolaşımdaki payların azalmasına, günlük ortalama işlem hacminin düşmesine ve zayıf likidite nedeniyle fiyat kırılganlıklarına sebep olarak, yatırımcıları zarara uğratır. Dolayısıyla, geri alım yapılması düşünülen payın fiyatının seyrinin, piyasanın genel hareketinden ne kadar bağımsız olduğuna bakılarak değerlendirilmesi gerekir. Pay fiyatında gerileme olabilir, fakat yine de mevcut piyasa koşullarında adil değerinde olabilir.
Sonuç olarak, geri alım programına karar verilmesinde zamanlama hatası yapılırsa, beklenen etki kısa vadede yitirebilir.
Ozan Altan
Müdür | Yatırımcı İlişkileri