2016 Karnesi ve 2017 Beklentileri

shutterstock_484925716-700x466

Yılın yine o dönemine geldik. Önceki senelerde Aralık ayı piyasaların sakin geçtiği, haber akışının azaldığı, işlem hacmi ve volatilitenin düştüğü dönemlerdi. Son dönemde ise Aralık ayları sanki başka 11 ay daha yokmuş gibi FED’in faiz artırdığı, sıra dışı bir başkanın seçildiği, birkaç on yıllık trendlerin kırıldığı bir hale büründü. M.C. Anday da aklıma daha sık düşer oldu….

Bir misafirliğe gitsem

Bana temiz bir yatak yapsalar

Her şeyi, adımı bile unutup, Uyusam…

Kalktığımda yatağım hâlâ lavanta koksa

Kekikli zeytinli bir kahvaltı hazırlasalar

Nerede olduğumu hatırlamasam

Hatta adımı bile unutsam…

Neyse dünyaya geri dönelim.  2016 karnesi ve 2017 beklentilerimi paylaşmak istiyorum. Ancak https://www.bloomberg.com/view/articles/2016-12-14/put-forecasting-in-its-final-resting-place linkinin de çok haklı olarak belirttiği gibi “tahmin” konusunu amatör bir merak dışında ciddi bir iddia ile yapan kişiler bir kez daha düşünmeli. Reklamın iyisi kötüsü olmaz, ilginç görünsün yeter denilerek yapılan “ bu yıl Altın 5000 olacak, Yuan doların yerine geçecek, Euro 1.50’ye yükselecek” gibi analizleri ise tamamen pas geçiyorum.

2016 beklentilerimi şu şekilde sıralayabiliriz:

Euro’nun dinamiklerini doğru anlamak gerektiğini ve yukarı hareketlerin aldatıcı olacağını iddia etmiştim: http://blog.isyatirim.com.tr/euro-2016

Hisse piyasasında her 3 ayda bir yapılan büyük çöküş analizlerinin hatalı olduğunu, S&P’de 2300’e doğru bir hareketin başlayacağını belirtmiştim: http://blog.isyatirim.com.tr/baskanlik-dongusu-ve-star-wars

Bakır’ın yukarı gideceğini (yatırımcı sunumları) ancak Altın için yükseliş zamanı gelmediğini 1000’in altına doğru bir hareket olacağını söylemiştim.Ana para birimi Dolar olmalı. GBP ve JPY’de ise sürpriz hareketler olacağını paylaşmıştım : http://blog.isyatirim.com.tr/2016-surprizi-pound

Çin ekonomisi ve özellikle Yuanda (2015 sonu 2016 başında var olan) stabilizasyon düşüncesinin hatalı olduğunu Yuanın değer kaybedeceğini ve Çin’in birkaç yıl içinde 3-4% büyüme oranlarına düşeceğini paylaşmıştım:

Yıl içinde gerçekleşen OPEC,Trump,Brexit gibi konular finansal bir beklenti (sonuçlar aslında finans kaynaklı olsa da) olmadığından değerlendirme dışı bırakıyorum. Sanırım kendi kendime not vermem antipatik olacaktır ama vereceğim.  Dolar konusu tartışma yaratmayacak şekilde gelişti ancak Euro hedefimin üzerinde seyrediyor.. S&P’de sonuç beni haklı çıkartsa da yılın önemli bir bölümünde yatay bir seyir izledik. Keza Altın ve Bakırda da benzer bir durum söz konusu. Özellikle Altın yılın ilk döneminde beklentimin tam aksine bir performans sergiledi ancak yılı tamamlamadan olması gereken noktaya geldi. Çin konusunda ise pek bir sapma var diyemem. Kısacası kendime geçer not veriyorum.

O halde 2017’de neler olabilir.

Kurlar:

Ana para birimi olarak doları önermeye devam ediyorum. Hareketin dinamiğinin sadece FED veya ECB vs olmadığını pek çok kez detaylı açıkladığım için detaylara yeniden girmeyeceğim. Ve hatta kuvvetli dolar (ve petrol)  nedeni ile Euro Bölgesinde ve Japonya’da enflasyon beklentileri ve enflasyon yükselecek, tapering ciddi bir şekilde gündeme gelecek ve belki 2018 için ECB faiz artışı konuşulacak olsa bile. Bu beklentiler sadece yıl içinde geçici yükselişlere neden olacaktır ki dolara geçiş için değerlendirilmeli. Risk ise bu yıl gördüğümüz gibi düzenli bir yükselişten ziyade Doların Euro ve JPY karşısında çok sert bir şekilde yükselmesi. Altını çizmek istiyorum bu tip bir hareket “getiri makası açıldı , FED 2 değil 3 artıracakmış” vs kaynaklı olmayacak.  Ancak Trump nedeni ile bu tip bir hareket 2017 2. yarı veya 2018’e kalmış gibi görünüyor. Euro için son durağı 0.82-86 ve şu andaki halinden farklı bir yapı öngörmeye devam ediyorum.

Hisse piyasası :

 Muhtemeldir 2017’de de CAPE ve S&P’nin pahalı olduğu görüşünü okuyacağız. Haklı bir görüş. 2014 yılında bu konu üzerine yazarken şu iki noktayı paylaşmıştım : CAPE’yi uzun zamandır takip eden ve üzerine yapılmış çalışmaları okuyan birisi olarak  sorunlu kısmının veya fark yaratanın düşük faizler veya gelecekteki getirilerin belirsizliği üzerine analizler olmadığına ikna olmuş durumdayım. Shiller PE yaklaşık 25 yıldır ortalaması olan 15’e sadece bir kez değdi çünkü kendisini update etmiyor. Bu 25 yıl içinde tarihin en büyük teknoloji balonunu, Büyük Resesyon olarak adlandırılan en büyük resesyonuna ek olarak 2 resesyon ve büyük bir satış görmemize rağmen nasıl olur da bu gösterge “ortalamasına dönemedi”.

Prof. Shiller’in kullandığı Earning (kazanç) rakamları S&P’nin GAAP (kabul edilmiş muhasebe kurallarına) uygun olarak açıkladığı karlardan oluşur.

1-    1890 veya 1929 veya 2001 karları ile 2001 sonrası karları birbiri ile ilgisiz “karlar”. Yani aslında elma ile elma değil hatta armut  bile değil ananas karşılaştırılır hale gelmiş durumda. Mesela 2001’de değişen FAS 142 ile bir zamanlar amortize edilen “goodwill/şerefiye” kalemi çok daha farklı muhasebeleştirilmeye başlandı.  Şayet zarar varsa bu muhasebeleştiriliyor. Örneğin TimeWarner-AOL birleşmesi 54bn dolar zararla sonuçlanırken Google-Youtube satınalmasından kaydedilen bir şerefiye karı bulunmuyor.  Daha detay için http://www.fasb.org/summary/stsum142.shtml bakabilirsiniz. Bu tek bir örnek, değişiklikler çok daha fazla. Ve kar tanımını ciddi anlamda etkiliyor. Çok ciddi anlamda.

2-    Diğer bir kritik nokta şirketlerin davranış tarzında değişimde. Şirketler temettü ödemelerini arttırdıkça CAPE düşer, Satınalma, buyback vs yaptıkça CAPE’e yükselir. Faizlerin 0.25% olduğu ve bonusların hisse performansı üzerinden dağıtıldığı bir ortamda bilin bakalım şirketler hangisini tercih ediyor? 1954-95 arası S&P divident payout ratio 52% reel HBK büyümesi 1.72%, 1995-2013’te ise rakamlar 34%’e 4.9% olarak update edilmiş. Dikkat edin biri diğerinden daha fazla kar ediyor vs değil. Benzer bir strateji bir vakada düşük diğerinde yüksek CAPE’’ye neden oluyor. Şirket aynı şirket.

Değişen bir şey yok… Kısa vadede bir düzeltme gelmesi gerçeğini kenara koyarsak S&P’nin çok daha yükseleceğini düşünüyorum. Ancak girişte yazdığım gibi dikkat çekici olmayı denerken komik duruma düşmemek için nihai hedefimi kademeli olarak açıklayacağım. 2320-40 aşıldığında 2. aşamaya giriyor olacağız. İzninizle o kademenin hedefini de o gün paylaşacağım. 2016’da 2017 yılını S&P için zirve yapacağı ve ayı piyasasına gireceği yıl olarak düşünüyordum. Ancak Trump’ın stratejisi gerçekleşir ise 2018’e doğru bir kayma söz konusu olacak. Yani 2 yıllık bir dönem olarak bakıyorum.

Avrupa ve Japon endeksleri S&P’ye oranla çok daha ucuz . Ancak zayıf kur etkisi ile yaşanacak rallyleri (misal FTSE) gerçek bir hareket olarak kabul etmediğim için önermekte çekingen davranıyorum.

Altın:

Altının 3 aşamadan geçmesini bekliyorum. 1. Aşamada 1000 ve altı seviyeler.  2. Aşamada dolarla beraber eş zamanlı yükselen Altın. 3. Aşamada tek başına yükselen Altın. Elbette bu 3 aşama 3 farklı global ekonomik durumla ilişkili olacak. Şu anda halen 1. aşamada bulunuyoruz.  Yanıldığımı kabul etmem ( stop noktası anlamında) ise biraz daha pahalıya yani 1360 dolara patlayacak.

Bonolar:  

Bonolardan uzak duruyoruz. Söz konusu olan bir Euro bölgesi bonosu ile o kelimeyi ağzımıza bile almıyoruz. UST ve Eurodollar kontratlarına yığılan short pozisyonların kısa bir süre içinde sıkıştırılması ile bono getirilerinde bir gerileme olacak. Ancak bu sadece teknik bir hareket veya kısa vadeli bir trade fırsatı.

Elbette bu tahminler, şayet gerçekleşirse, düz bir çizgi şekilinde vuku bulmayacaktır. Daha fazla detayı sanırım şube sunumlarında paylaşıyor olacağım.

Şant Manukyan
Müdür | Uluslararası Piyasalar – Hisse Senedi ve Türev

unnamed

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments